Gerçekten Turizm Kenti miyiz?
“Aslında bunun cevabı henüz verilmiş değil.
Olması gereken ve arzulanan bu tabii ki ama Edirne hala üç vasıflı bir kent olmaya devam ediyor.
Ediyor çünkü bu vasıflardan hiçbiri birbirine üstünlük sağlayamadığı için üçüyle birden anılmak zorunda kalıyor.
Soru şu; Edirne turizm kenti mi, tarım kenti mi yoksa sanayi kenti mi?
Yarım yamalak hepsinden var ve hiçbiri diğerinden üstün değil.
Yıllardır bu konuda gayretler sarf edip Edirne için en uygunu olan Turizm şehri olması yolunda çalışmalar sergilense de önemli mesafe alınamıyor ne yazık ki.
Dünyanın imrendiği ve açık hava müzesi konumundaki bir şehir niteliğindeki Edirne’mizde Devlet olarak ta, STK’lar olarak ta fazla bir şey yapıldığını ve başarı elde edildiğini söylemek zor bana göre.
Belediye’nin, birkaç Edirne sevdalısı esnafın ve derneğin maddi ve manevi özverileri ile tanıtım konusunda son yıllarda önemli mesafeler kat edilmiş olsa da, yeterli değil elbette.
İlimize atanan tüm Valilerimiz geldikleri anda bu şehrin manevi ve tarihsel havasına hayran kalıp bu konuda çalışmalar sergilemeyi deniyor ve girişim başlatıyorlar.
Başlatıyorlar ama başarı yüzdesi arzulanan ve hedeflenen miktarda maalesef gerçekleşmiyor.
Bunda hiç şüphe yok ki siyasi otoritenin ilgi ve desteğinin önemi büyüktür.
İktidar, yani devleti yöneten iradenin temsilcileri ne kadar konu ile ilgilenip bir şeyler yapma gayreti içinde olurlarsa işler o kadar önemli mesafe kat edebilir.
Vali Günay Özdemir’de göreve başladıktan hemen sonra bu konuda çalışmalar sergileyerek Turizm sektörüne el atıp “Kültür Turizm ve Tanıtım Konseyini” tesis etti ve geçtiğimiz günlerde de bir toplantı gerçekleştirerek stratejiler ve çalışma yöntemleri belirleme konusunda istişareler yapılmasına olanak sağladı.
Edirne İlinde kültür, turizm ve tanıtım sektöründe faaliyet gösteren kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör arasında koordinasyonu sağlamak, sektörün sürdürülebilir büyüme stratejilerinin belirlenmesinde kamu-özel sektör eş güdümünü, sektör kümelenme ve güç birliğini hayata geçirmek adına kurulan Edirne Kültür Turizm ve Tanıtım Konseyi Vali Özdemir başkanlığında yine toplandı sanıyorum.
Ama geçmişte olduğu gibi bu toplantıda yine bildik sorunların dile getirilip deşarj olmadan öteye gitmeyen bir toplantı olmasın inşallah.
Çünkü bu durumları geçmişte çok yaşadık.
Sorumlu kişilerden oluşan bu topluluktan sorunları dile getirmenin ötesinde bu güne kadar hangi gayret ve özveriyi sarf ederek neleri başarabildiklerinin de anlatılması gerekir.
Tabii ki yıllardır bir türlü karar veremediğimiz ve hangi kategoriye koymamız gerektiğini bulamadığımız Edirne’miz, artık Turizm kenti kategorisinde yerini almalı.
Daha önce yazmış olduğum köşe yazılarımın birinde detaylarını açıkladığım bir girişim yine olmuştu.
Tek Rumeli TV de Gökhan Tuzladan kardeşimin canlı olarak ETSO salonunda gerçekleştirdiği programda bu konunun üst düzey muhataplarının katılımı ile çok güzel ve faydalı konular dile getirilmişti.
Yani on yıl önce bile bunun kararını verememiştik.
Vali Özdemir’in başlatmış olduğu bu çalışma bana göre çok ama çok önemli.
İnşallah ortaya çıkarılan, masaya yatırılan sorunlar en kısa sürede hallolur ve bu güzel şehrin güzel insanları için önemli girişimler başlatılmış olur.
Altı da üstü de tarih ile dopdolu olan ve bir asır Başkent olarak tarihteki yerini almış olan bu Tarih ve Kültür şehri Edirne’miz hak ettiği unvanı almalıdır.
Bu konuda İktidar Partisinin yetkililerinin de gayret ve özveri sarf ederek yardımcı olmaları hem Edirne’miz için, hem de siyasi anlamda kendileri için getirisi olan bir çalışma olacaktır.
Benden söylemesi.”
* *
Bu yazı, rahmetli ağabeyim Melih Yurduseven tarafından kaleme alınmış ve 8 Mart 2018 tarihinde Edirne Haber Gazetesinde yayımlanmıştır.
Bence, tam da ağabeyimin her yıl büyük bir heyecanla katılım sağladığı/sağlamaya çalıştığı 2025 EMİTT Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarına sayılı günler kala bu yazının her satırı kale alınmalı ve gereken yapılmalıdır.
Bakalım Edirne, bu fuarda bir turizm kenti olduğunu gösterecek mi?
Benden de hatırlatması!